Kurban Bayramı nedeniyle Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Diyetisyeni Merve Karakuş kurban etinin saklanması, tüketilmesi ve beslenme hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Kurban kesildikten hemen sonra etin tüketilmemesi gerektiğini vurgulayarak sözlerine başlayan Diyetisyen Merve Karakuş, etin en az 12-24 saat bekletilmesi gerektiğinin altını çizdi. Kurban etinin dinlendirilmesinin, kesim sonrası oluşan ölüm katılığını ortadan kaldırarak, etin yumuşamasını sağlayacağını ifade eden Karakuş, et tüketiminde yapılan en büyük yanlışın kesilen hayvan etinin bekletilmeden hemen tüketilmesi olduğunu söyledi.
Etler Nasıl ve Ne kadar Süreyle Saklanabilir?
Etlerin büyük parçalar şeklinde saklanmaması gerektiğini dile getiren Merve Karakuş, “Etler; büyük parçalar şeklinde değil; kıyma, kuşbaşı gibi küçük parçalara ayrılarak, kullanılacak miktarlara bölünerek buzdolabında veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Kurbanlık etin dayanma süresi buzdolabı koşullarında ortalama 4-5 gündür. Kıyma haline getirilen etler için bu süre 2-3 güne düşmektedir. Etlerin uzun süre muhafaza edilebilmesi için dondurulmuş olarak saklanması gerekir. Etler derin dondurucuda, -18 santigrat derece veya daha düşük bir sıcaklıkta, 6-8 ay saklanabilmektedir. Dondurulmuş etler kullanılmak istenildiğinde, bakteri üremesini engellemek için buzdolabının alt raflarına indirilerek çözdürülmeli, çözdürülen et hemen pişirilmeli, tekrar dondurulmamalıdır.” dedi.
Et Tüketiminde Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kurban Bayramı sonrası et tüketiminin artacağına dikkat çekerek, tüketicilerin herhangi bir sağlık sorunu ile karşılaşmamaları için bilinçli tüketim yapılması gerektiğinin altını çizen Düzce Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Merve Karakuş, “Sabah iki bardak ılık su ve bol sebze içeren hafif bir kahvaltı ile güne başlangıç yapılmalıdır. Bu şekilde bir başlangıç, sindirime yardımcı olmakla birlikte, gün içerisinde tüketilen öğünleri daha dengeli hale getirecektir. Kırmızı etin sindirimi zor olduğu için mideyi rahatsız edebilmekte ve bağırsak hareketlerinde değişime sebep olabilmektedir. Bunu önlemek için etle birlikte mutlaka sebze veya salata gibi lifli besinler tercih edilmelidir. Sindirimi kolaylaştırmak için ise tüketilen yiyecekler çok çiğnenmelidir. Özellikle et tüketiminin arttığı bu günlerde kalp damar hastalığı, diyabet, tansiyon, çeşitli mide rahatsızlıkları gibi sağlık sorunları yaşayan kişiler, beslenmelerine daha dikkat etmelidir. Etleri pişirirken, pişirme yöntemi olarak haşlama, fırınlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli; bol yağ ile kızartma ve kavurmadan kaçınılmalıdır. Kurban bayramının geleneksel yemeği haline gelen kavurmanın içine tereyağı veya kuyruk yağı eklemeden, etin kendi suyunda, kısık ateşte pişirme yapılmalıdır. Mangalda pişirirken ise et ile kömür arasında mesafe bırakılmalıdır. Etlerin kömürleşecek şekilde kızartılmaması gerekir. Kömürleşen etler kanser riski taşımaktadır.” ifadelerini kullandı.
Besin Seçimine ve Porsiyon Kontrolüne Özen Gösterilmeli
Bayram ziyaretlerinde ikramlar nedeniyle beslenme düzeninin bozulabileceğine dikkat çeken Karakuş, “Bayram ziyaretlerinde besin seçimine ve porsiyon kontrolüne özen gösterilmelidir. Şerbetli tatlılar yerine meyve veya sütlü tatlılar tercih edilebilir. (muhallebi, sütlaç, kazandibi vb.) Asitli içecekler, hazır meyve suları yerine ise açık çay, şekersiz meyve kompostosu, sade maden suyu, ayran tercih edilmesi daha sağlıklıdır. Herkese sağlıklı bayramlar dilerim.” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.