Düzce İdare Mahkemesi resmen kuruldu

0219-07-202310-36-am

Daha önce idari davalar için Bolu’ya giden Düzcelilere iyi haber geldi.  Düzce İdare Mahkemesi resmen kurularak resmi gazetede yayılandı.

Çalışanların idareden kaynaklanan hukuka aykırı işlemlerine karşı dava açması ve haklarını araması için kurulan idare mahkemelerinin en yakını Bolu’da bulunuyordu. Bu çerçevede Düzce’de idare ile hukuki sorun yaşayan çalışanlar Bolu’ya giderek davalarını takip etmek zorunda kalıyordu.

 Yapılan görüşmeler sonucunda Düzce İdare Mahkemesi kurulması ve sorumluluk alanının Düzce bölgesi olması resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi.

 İdare Mahkemesi Nedir?

İdare mahkemesi; idarenin hukuka aykırı işlem ve eylemlerine karşı açılan idari davalara bakmakla görevli temel mahkemelerden biridir (İdari Yargılama Usulü Kanunu m.1). İdare mahkemesi, idari yargıda genel görevli ilk derece mahkemesidir. İdare mahkemesi genel görevli mahkeme olduğundan kanunla açıkça yetki verilmediği müddetçe diğer mahkemelerin idari davalara bakma görevi yoktur. Örneğin, vergi mahkemesi özel bir mahkeme olduğundan kanunla görevinin çerçevesi çizilmiştir. Vergi mahkemesi ve ilk derecede Danıştay’da çözümlenecek olanlar dışındaki tüm idari işlem ve eylemlere karşı açılacak davalar idare mahkemesinde görülür.

 İdare mahkemelerinin kuruluşu ve görevleri 2576 sayılı kanun ile düzenlenmiştir. İdare mahkemelerinin yargı çevresinin belirlenmesi veya değiştirilmesine HSK tarafından karar verilir (2576 sayılı Kanun m.2/2).

 İstinaf ve temyiz kanun yolu incelemesi de dahil olmak üzere idari davalara bakma görevi şu mahkemelere aittir:

 İdare mahkemesi (İlk derece mahkemesi),

 Vergi mahkemesi (İlk derece mahkemesi),

 Bölge idare mahkemesi (İstinaf mahkemesi),

 Danıştay (Temyiz mahkemesi ve bazı idari davalar için ilk derece mahkemesi).

 İdare Mahkemesinin Yargılama Usulü Nasıldır?

İdare mahkemeleri, kural olarak yazılı yargılama usulüne göre yargılama yapar (İYUK m.1/2). İdari yargılamada inceleme evrak üzerinden yapılır. İdare mahkemesi, idari dava açıldıktan sonra davayla ilgili gerekli gördüğü her türlü bilgi ve belgeyi, talep olmasa bile kendiliğinden ilgili yerlerden veya taraflardan isteyebilir (2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu m.20/1).

 Taraflar, idari dava açtıktan sonra bu davalara ilişkin delillerin tespitini ancak davaya bakan Danıştay, idare ve vergi mahkemelerinden isteyebilirler. Davaya bakan idare mahkemesi istemi uygun gördüğü takdirde üyelerden birini bu işle görevlendirebileceği gibi, tespitin mahalli idari veya adli yargı mercilerince yaptırılmasına da karar verebilir (2577 sayılı İYUK m.58).

 İdare mahkemesinde yargılamalar evrak üzerinden yapıldığından tanık (şahit) dinlenmesi yada ifade alınması gibi bir yöntem yoktur. Ancak, tüm bilgi ve belgeler toplandıktan sonra keşif ve bilirkişi incelemesi yapılabilir.

 İdare mahkemesinde yazılı yargılama kural olmakla birlikte; bazı istisnai davalarda “ivedi yargılama usulü” uygulanır (2577 sayılı İYUK m.20/A). İvedi yargılama usulü uygulanacak istisnai davalar şunlardır:

 İhaleden yasaklama kararları hariç ihale işlemleri hakkında açılan idari davalar,

Acele kamulaştırma işlemleri hakkında açılan idari davalar,

Özelleştirme Yüksek Kurulu kararları aleyhine açılan idari davalar,

2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu uyarınca yapılan satış, tahsis ve kiralama işlemleri ile ilgili açılan idari davalar,

2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca, idari yaptırım kararları hariç çevresel etki değerlendirmesi sonucu alınan kararlara karşı açılan idari davalar,

6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca alınan Bakanlar Kurulu kararları aleyhine açılan idari davalar.

Sınırlı sayıda yukarıda yer alan idari davalar hakkında uygulanacak ivedi yargılama usulünün özellikleri şunlardır:

 İvedi yargılama usulünde dava açma süresi 30 gündür.

 İYUK m.11’de düzenlenen, bir idari işlem nedeniyle üst makama başvurulması halinde, dava açma süresine ek olarak süreler veren kurallar uygulanmaz.

 İdare mahkemesi, 7 gün içinde ilk incelemeyi yaparak dava dilekçesi ve eklerini davalıya tebliğe çıkarır.

 İvedi yargılama usulünde savunma süresi dava dilekçesinin tebliğinden itibaren on beş gün olup, bu süre bir defaya mahsus olmak üzere en fazla on beş gün uzatılabilir. Savunmanın verilmesi veya savunma verme süresinin geçmesiyle dosya tekemmül etmiş sayılır.

 İvedi yargılama usulüne tabi davlarda yürütmenin durdurulması talebine ilişkin olarak verilecek kararlara itiraz edilemez.

 İvedi yargılama usulüne tabi davalar dosyanın tekemmülünden itibaren en geç bir ay içinde karara bağlanır. Ara kararı verilmesi, keşif, bilirkişi incelemesi ya da duruşma yapılması gibi işlemler ivedilikle sonuçlandırılır.

 İdare mahkemesi tarafından ivedi yargılama usulüne göre verilen nihai kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz dilekçelerine cevap verme süresi on beş gündür. Temyiz istemi en geç iki ay içinde karara bağlanır. Karar en geç bir ay içinde tebliğe çıkarılır.

 İvedi yargılama usulünde Danıştay evrak üzerinde yaptığı inceleme sonunda, maddi vakıalar hakkında edinilen bilgiyi yeterli görürse veya temyiz sadece hukuki noktalara ilişkin ise yahut temyiz olunan karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise işin esası hakkında karar verir. Aksi hâlde gerekli inceleme ve tahkikatı kendisi yaparak esas hakkında yeniden karar verir. Ancak, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan temyizi haklı bulduğu hâllerde kararı bozmakla birlikte dosyayı geri gönderir. Temyiz üzerine verilen kararlar kesindir.

 İdare Mahkemesinin Bakmakla Görevli Olduğu Davalar Nelerdir?

İdare mahkemeleri, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla ilk derecede Danıştay’da çözümlenecek olanlar dışındaki aşağıdaki idari davalara bakmakla görevlidir:

 İptal davaları: İptal davası, bir idari işlemin hukuka aykırı olması nedeniyle iptal edilmesi talebiyle açılan idari davalardır.

 Tam yargı davaları: İdari işlem veya eylemler nedeniyle zarar görenlerin idare aleyhine açtıkları tazminat davasıdır.

 Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklardan hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan idarî sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar,

 Diğer kanunların açıkça idare mahkemesini görevlendirdiği işler,

 Özel Kanunlarda Danıştay’ın görevli olduğu belirtilen ve İdari Yargılama Usulü Kanunu ile idare mahkemelerinin görevli kılınmış bulunduğu davalar da idare mahkemesinin görevine girmektedir.

Exit mobile version